Edirne Mimar Sinan Vakfı, İsrail'in Filistin halkına yönelik saldırılarına tepki gösterdi

EDİRNE (AA) - Edirne Mimar Sinan Vakfı, İsrail'in Doğu Kudüs ve Gazze'ye yönelik saldırılarına tepki göstererek, Türk Musevi Cemaati'nin de bu durum karşısında tepkisini ortaya koyması gerektiğini belirtti.

Vakfın Mütevelli Heyet Başkanı avukat Müjdat Kahve, yaptığı yazılı açıklamada, İslam'ın barış dini olduğunun altını çizdi.

İspanya'dan kaçan Musevilere Osmanlı'nın tereddütsüz kucak açtığını ifade eden Kahve, "İslam barış dinidir, dinimizde savaşın da bir hukuku vardır. Çocuk, kadın, din adamı, masumlar ve mabetlere dokunulamaz. Şanlı tarihimiz bunun örnekleriyle doludur. İspanya engizisyon zulmünden kaçan Yahudilere kucak açan ecdadımız sayesinde, Yahudiler 500 yıldır bu topraklarda barış içinde yaşamıştır." ifadelerini kullandı.

Edirne'de Vakıflar Genel Müdürlüğünce restore edilen Edirne Büyük Sinagogu'nda, Musevi vatandaşların rahatça ibadetlerini yapabildiklerini hatırlatan Kahve, şöyle devam etti:

"Büyük sinagog, bildiğiniz gibi çıkan yangın sonrasında yok olan havraların yerine, yine ecdadımız tarafından yapılmıştır. Daha yakın dönemde harap haldeki bu sinagog, devletimiz tarafından restore edilerek kullanıma açılmıştır. Her yıl Yahudi asıllı vatandaşlarımız burada serbestçe etkinlikler düzenlemektedir.

İslam yakmayı yıkmayı değil, yapmayı ihya etmeyi salık verir. Şanlı ceddimiz bunu bihakkın uygulayagelmiştir. Mabede saldırmak, çocuk öldürmek, ancak şerefsiz siyonist terörizminin yapacağı iştir."

- "Türk Musevi Cemaati sessiz kalmamalı"

Sözde Ermeni soykırımı iddiaları ve Karabağ olaylarında, Türk Ermeni Patrikliği'nin doğru ve haklı olan Türkiye'nin yanında yer aldığını anımsatarak, Türk Musevi Cemaati'nin de İsrail'in zulmüne sessiz kalmaması gerektiğini belirten Kahve, şunları kaydetti:

"Yahudi asıllı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına, Türk Musevi Cemaati'ne sesleniyoruz: Yıllardır Filistin'de yaşanan çocuk ve masum katliamı karşısında, vahşet ve terör karşısında, en başta ve öncelikle sizin ses vermeniz gerekir. Bu suskunluk neyin nesidir? Bu tarihi bilerek ve bugün yaşananları da görerek, bilerek sessiz kalmak, vahşi siyonist terörizmine destek vermek ve ortak olmaktan başka bir şey değildir.

Avrupa başkentleri ayakta, dünya ayakta. Biz de sultanlar şehri, şehirler sultanı, eskimeyen başkent Edirne'mizden sesleniyoruz; bu vahşeti ve zulmü ve terörü şiddetle kınıyoruz, lanetliyoruz."