Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temsilci Genç Buluşması ve TRT Spor Yıldız Tanıtım Programı'nda konuştu: (2)

- "Kudüs'te, Gazze'de ve diğer tüm Filistin şehirlerinde ölen çocuklar değil insanlığın bizatihi kendisidir. Yıkılan evler Filistinlilerin değil insanlığın başına çökmektedir"- "Bugün İsrail'in zulmü altında inleyen masumların feryatlarına kulak tıkayanlar, hakları alçakça çiğnenen mazlumları görmezden gelenler, aslında kendi felaketlerinin zeminini hazırlamaktadır"- "Bize 'Erdoğan bu şekilde konuşmamalı' diyorlar. Ne yapmalı, alkış mı tutmalı? Biz zulmü gördüğümüz yerde en yüksek eda ile haykıracağız"- "Güçlü her zaman haklı diye bir şey yok. Haklının güçlü olduğuna inandığımız bir dünyayı kurmak için Türkiye var"- "Eğer bugün Kudüs'te yaşananlara sessiz kalırsak yarın sıranın diğer mukaddes şehirlerimize de geleceğini biliyoruz"- "Şayet zulme direnmek ve mazluma sahip çıkmak için bir bedel ödenmesi gerekiyorsa bunu da ödemekten asla çekinmeyeceğiz"

19.05.2021, 17:03 Genel
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temsilci Genç Buluşması ve TRT Spor Yıldız Tanıtım Programı'nda konuştu: (2)

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kudüs'te, Gazze'de ve diğer tüm Filistin şehirlerinde ölenlerin çocuklar değil insanlığın bizatihi kendisi olduğunu vurgulayarak "Bize 'Erdoğan bu şekilde konuşmamalı.' diyorlar. Ne yapmalı, alkış mı tutmalı? Biz zulmü gördüğümüz yerde en yüksek eda ile haykıracağız." dedi.

Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Temsilci Genç Buluşması ve TRT Spor Yıldız Tanıtım Programı'nda yaptığı konuşmada, Türk milletinin her kökenden, inançtan, mezhepten ve meşrepten insanıyla gerçekleştirdiği büyük kıyamın ve elde edilen zaferin manasını, eski coğrafyada yaşanan hadiselerin çok daha iyi gösterdiğine dikkati çekti.

"Asırlarca ecdadımızın adalet ve güvenlik şemsiyesi altında huzurla hayat sürdürülen yerlerin çoğunda bugün zulüm, çatışma, kin, nefret kol gezmektedir. Üstelik saçtıkları fitne tohumlarıyla bu kötü manzaranın ortaya çıkmasına sebep olanlar, kurtarıcı edasıyla çok daha büyük yıkımlara yol açmaktan da geri durmuyorlar." diyen Erdoğan, daha 30 yıl önce Balkanlar ve Kafkaslarda yaşanan katliamların, çekilen acıların hala gözler önünde olduğuna işaret etti.

Erdoğan, aynı dönemde Irak'ta defalarca yaşanan yıkımları ve akan kanı unutmanın mümkün olmadığını vurgulayarak, Suriye'de 10'uncu yılını geride bırakan, 1 milyonu aşkın masum vatandaşın hayatını kaybettiği krizin yol açtığı sonuçların her gün tekrar tekrar yaşandığını söyledi.

- "Uluslararası kurumlar ve devletler bu zulmü sessizce seyrediyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2. Dünya Savaşı'nın ardından Filistin topraklarında başlayan katliamlar, sürgünler, baskınlar ve haydutlukların son haftalarda yeniden zirve yaptığını anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü:

"Herkesin gözü önünde, çoğu çocuk ve kadın yüzlerce masum insan teknolojinin son ürünü ağır silahlarla öldürülüyor. On binlerce insanın evleri başlarına yıkılıyor. Dünyaya demokrasi, insan hakları, hukuk, adalet, özgürlük, güvenlik vaazı veren uluslararası kurumlar ve devletler ise bu zulmü sessizce seyrediyor. Öbür taraftan bize de ne diyorlar, 'Erdoğan bu şekilde konuşmamalı.' Ne yapmalı, alkış mı tutmalı? Biz zulmü gördüğümüz yerde en yüksek eda ile haykıracağız. Zira biz 'zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem, gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.' diyerek yola çıktık çünkü biz kanayan bir yarayı gördük mü ciğerimiz yanar. Hanzala'yı şehit edenleri biz alkışlayamayız. İşte Filistin'de gördüğünüz gibi 8 yaşında, 10 yaşındaki çocuk... Babası, annesi, kardeşleri şehit ediliyor. O çırpınarak, ağlayarak onların arkasından gidiyor ve şu ifadeye bakın, 'Baba yolun açık olsun.' Bizim de babası için, şehadete kavuştuğu bu yolculukta 'Yolun açık olsun.' diyecek kadar şuurumuz var. Biz de o yavruyla beraber bu şehadet yoluna çıkanlara 'yolunuz ve yolumuz açık olsun.' diyoruz."

- "Haklının güçlü olduğuna inandığımız bir dünyayı kurmak için Türkiye var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Birileri şöyle demiş böyle demiş, onlar bizi ilgilendirmiyor. Bizi ilgilendiren eğer hak, adalet, demokrasi diyorsak gereğini yapacağız. 'Güçlüyüm öyleyse haklıyım', hayır güçlü her zaman haklı diye bir şey yok. Haklının güçlü olduğuna inandığımız bir dünyayı kurmak için Türkiye var." diye konuştu.

Son nefesini veren her masum çocuğun feryadının, evi başına yıkılan her masum insanın çığlığının dünyadaki tüm siyasi, ideolojik, ekonomik çıkar hesaplarını kökünden sarsmaya yeterli olması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Kudüs'te, Gazze'de ve diğer tüm Filistin şehirlerinde ölen çocuklar değil, insanlığın bizatihi kendisidir. Yıkılan evler Filistinlilerin değil insanlığın başına çökmektedir. Bugün İsrail'in zulmü altında inleyen masumların feryatlarına kulak tıkayanlar, hakları alçakça çiğnenen mazlumları görmezden gelenler, aslında kendi felaketlerinin zeminini hazırlamaktadır. Medeniyetimizin ve ecdadımızın bize emri, zalime karşı çıkmak, mazluma kol kanat germektir."

- "Elimizin ulaştığı tüm mazlumlara sahip çıkmaya devam edeceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle birlikte dünyanın her yerinde olduğu gibi Filistin'de yaşanan zulme de var güçleriyle karşı çıkmayı sürdüreceklerinin altını çizerek "Gençlerimizle birlikte kapımıza sığınanlara veya elimizin ulaştığı tüm mazlumlara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Şayet zulme direnmek ve mazluma sahip çıkmak için bir bedel ödenmesi gerekiyorsa bunu da ödemekten asla çekinmeyeceğiz. Uğrunda gözümüzü kırpmadan ölümün üzerine gitmekte bir an bile tereddüt etmediğimiz, bayrağımızda ve ezanımızda sembolleştirdiğimiz değerlerimiz bunu gerektiriyor." ifadesini kullandı.

Erdoğan, şöyle konuştu:

"Eğer bugün Kudüs'te yaşananlara sessiz kalırsak yarın sıranın diğer mukaddes şehirlerimize de geleceğini biliyoruz. Eğer bugün Filistin'deki, Suriye'deki, Irak'taki, Libya'daki, Karabağ'daki, Türkistan'daki kardeşlerimizin başlarına gelene sessiz kalırsak, yarın aynı zalimlerin bizim kapımıza da dayanacağını çok iyi biliyoruz. Eğer bugün tarihin üzerimize yüklediği sorumlulukların gereğini fedakarca yerine getirmezsek, üzerinde yaşadığımız toprakları bize zaten çok görenlerin yarın tepemize bineceğini de biliyoruz. Bugün nasıl doğrudan ülkemizi hedef alan PKK'sından FETÖ'süne ve DEAŞ'ına terör örgütlerinin hepsinin tepesine biniyorsak bölgemizi kana ve ateşe bulayanlara karşı da mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Eğer bugün Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te, Bestler Dereler'de varsak bütün bunların sebebi, bu ülkenin istikbali ve istiklali içindir. Bugün nasıl demokrasimize, ekonomimize, hedeflerimize saldıranlara eyvallah etmiyorsak, kardeşlerimizi hedef alan zulme de aynı şekilde karşı çıkmayı sürdüreceğiz. Hiç şüphesiz bu tarihi mücadelede en büyük güç kaynağımız gençlerimizdir."

- "Gençler, 2023 hedeflerimizi ne pahasına olursa olsun gerçekleştirmeye var mısınız?"

Erdoğan, konuşmasında, Samsun'da 2 yıl önce 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı 100'üncü yıl töreninde gençlerden söz aldığını anımsatarak şu ifadeleri kullandı:

"Gençler, 19 Mayıs ruhunu tıpkı 102 yıl önceki gibi yaşatmaya var mısınız? Gençler, 23 Nisan ruhunu tıpkı o günkü heyecan ve coşkuyla sürdürmeye var mısınız? Gençler, 29 Ekim'de ilan ettiğimiz Cumhuriyetimize ilk değil son devletimizin olduğu bilinciyle sahip çıkmaya var mısınız? Gençler, uğrunda büyük acılar çektiğimiz, büyük mücadeleler verdiğimiz demokrasimize gözümüz gibi bakmaya var mısınız? Gençler, 15 Temmuz'da olduğu gibi istiklalimiz ve istikbalimiz uğrunda gerektiğinde canımız pahasına mücadeleye var mısınız? Gençler, 2023 hedeflerimizi ne pahasına olursa olsun gerçekleştirmeye var mısınız? Gençler, sizlere emanet ettiğimiz 2053 vizyonunu mutlaka hayata geçirmeye var mısınız? Gençler, Türkiye'ye çelme takmaya, önüne engeller koyarak durdurmaya çalışanlara derslerini vermeye var mısınız? Gençler, Sultan Alparslan'ın, Selahaddin Eyyubi'nin, Ertuğrul Gazi'nin, Fatih'in, Yavuz'un, Abdülhamid Han'ın, Gazi Mustafa Kemal'in izinden giderek maziden atiye kurduğumuz köprüyü ebediyete kadar ayakta tutmaya var mısınız? İşte geleceğimizi emanet ettiğimiz gençlik bu, işte Asım'ın nesli bu. İşte dosta güven, düşmana korku veren gençlik bu."

- "TRT Spor 2, yayın hayatına TRT Spor Yıldız olarak devam edecek"

Programda Gençlik ve Spor Bakanlığı ve TRT iş birliği ile kurulan yeni spor kanalının tanıtımının yapıldığını anımsatan Erdoğan, "Test yayınlarını tamamlayan TRT Spor 2, bundan sonra yayın hayatına TRT Spor Yıldız olarak devam edecek." dedi.

TRT Spor 2'nin TRT Spor Yıldız'a dönüşümünü ve kanalın yeni logosunu tanıtan videoların izlemesinin ardından Erdoğan, televizyon kanalının adıyla birlikte kurumsal kimliğinin ve ekran görsellerinin de yenilendiğini söyledi.

Erdoğan, "Rengini ve ruhunu olimpiyatlardan alan, sporun her rengini yediden yetmişe sporseverlerimiz ile buluşturacak olan TRT Spor Yıldız kanalımızın ülkemize, milletimize, özellikle gençliğimize hayırlı olmasını diliyorum." ifadesini kullandı.

Kanalın basketboldan voleybola, güreşten boksa kadar pek çok branşta spor müsabakalarını izleyicisi ile buluşturacağını aktaran Erdoğan, engellilerin spor müsabakalarına da ayrıca yer vereceğini belirtti.

Yeni kanalın hayata geçirilmesine emeği geçen herkese teşekkür eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Hükümetlerimiz döneminde futbol yanında diğer bütün spor branşları da cazip hale getirecek altyapıyı kurmak için özel gayret gösterdik. Gençlik ve Spor Bakanlarıma, bunun yanında ortak çalıştığımız TRT yayın gruplarına özellikle teşekkür ediyorum. Mahallerimize ve köylerimize kadar uzanan tesisleşme hamlesinin neticesini yeni yetenekler keşfederek alıyoruz. Altyapının da güçlenmesiyle ülkemizdeki profesyonel sporcu sayısı sürekli artıyor. Artık lisansiyer sporcu sayımıza baktığımız zaman binlerce lisansiyer sporcumuz var, bu noktaya geldik. Açılışını yaptığımız kanalın bu bakımdan gençlerimizin motivasyonlarını yükseltecek yeni bir mecra olacağına inanıyorum."

- Notlar

Programa, 81 ilden ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden gelen temsilci gençler katıldı. Gençler adına Düzce’den Ceylan Işık ve Bolu’dan Muhammet Ali Çelik katılımcılara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, konuşmasının ardından 81 ilden ve KKTC’den gelen toprak ve ay yıldızlı Türk bayrağı ile Filistin’e giden gençlerin duygularını kağıda döktüğü, çerçeveletilmiş mektup Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ve gençler tarafından takdim edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindeki Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve TRT Genel Müdürü İbrahim Eren sporcu gençlerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

(Bitti)

banner1
Yorumlar (0)