CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, canlı yayında soruları yanıtladı: (2)

- "Koşullar Türkiye'yi erken seçime götürecek. Sonbaharda büyük bir olasılıkla bir erken seçim olabilir"- "Güçlendirilmiş parlamenter sistemin ana ilkelerini belirlemek üzere yapılan çalışma sonuçlandı. Geçen hafta MYK'ye sunduk, önümüzdeki süreçte PM'ye sunacağız"

24.04.2021, 16:33 Politika
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, canlı yayında soruları yanıtladı: (2)

ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Koşullar Türkiye'yi erken seçime götürecek. Sonbaharda büyük bir olasılıkla bir erken seçim olabilir." dedi.

Kılıçdaroğlu, Tele-1 TV canlı yayınında soruları yanıtladı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

"Erken seçim olup olmayacağı" yönündeki bir soruya Kılıçdaroğlu, "Koşullar Türkiye'yi erken seçime götürecek. Görünen tablo bu. Yönetemeyecekler. Sonbaharda büyük bir olasılıkla bir erken seçim olabilir." yanıtını verdi.

"Olası bir erken seçimde Millet İttifakı içindeki en büyük partinin genel başkanı olarak cumhurbaşkanlığına aday olacak mısınız?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın eşitler arasında bir ittifak olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Her parti aynı ağırlıktadır. Biz seçimler sırasında oturup, konuşmak zorundayız. Bir konuyu değil, birden fazla konuyu oturup konuşmak zorundayız. Bunlardan birincisi güçlendirilmiş parlamenter sistemden neyi anlıyoruz? Bunu şekillendireceğiz, ilkelerini belirleyeceğiz ve kamuoyuna açıklayacağız. Bu, bizim birinci görevimiz ve bunu yapmak zorundayız. İkincisi cumhurbaşkanı adayını her parti ayrı ayrı mı çıkaracak, yoksa hepimizin üzerinde anlaştığı bir aday üzerinden mi yola çıkılacak?"

Kılıçdaroğlu, "İlk tur için ayrı ayrı olabilir mi diyorsunuz?" sorusuna, "Olabilir" karşılığını verdi.

Millet İttifakı'nın özünde demokrasi kültürü olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Oturup konuşacağız, makul ve mantıklı karar vereceğiz." diye konuştu.

- Kripto para yolsuzluğuna yönelik iddialar

"Bir gazetede, 'Kripto para yolsuzluğu yapan kişiyle görüşüp görüşmediğinizi sormuşlar.' Görüştünüz mü?" sorusuna Kılıçdaroğlu, şöyle yanıt verdi:

"Bu adam bu vurgunu vururken, bu ülkenin Milli İstihbarat Teşkilatı, polis istihbarat var mı, hakimi, savcısı, jandarması, polisi, ekonomiyle ilgili birimleri var mı? Var. Bu adam Türkiye'de bu vurgunu vururken niye hiç ses çıkarmadılar da adam kaçtıktan sonra konuşmaya başladılar? Bu soru çok önemli. Arkadaş sen 2 milyar dolar vuracaksın, bu ülkede devleti yöneten hiçbir birim bunu görmeyecek. Bu adam Arnavutluk'a gittikten sonra göreceksin. Neden? Çünkü kendisini izleyen kişileri de büyük bir ihtimalle besledi bu adam. Ben vurgunu vuracağım sizin de hakkınızı, paranızı vereceğim. Benim görüşüp görüşmediğimi soruyorlar. Bu adam Dışişleri Bakanlığıyla görüşüyor. Pasaportu kim veriyor? Dışişleri Bakanlığı. İçişleri Bakanı ile görüşüyor, sosyal medyada yayınlıyor. Herhalde benimle de görüşse havuz medyası bunu manşetlere taşır, diğerlerini tamamen yok ederdi. Yok, bizim öyle bir şeyimiz yok."

"Bu adam, bu vurgunu yaparken bu hükümet neredeydi?" diye soran Kılıçdaroğlu, "Bu adam Türkiye'de yaşıyordu. Bakanlarla beraberdi. Pasaport veren bakanlarla beraberdi. Kendisini izlemesi gereken bakanlarla beraberdi. Bu fotoğrafı verdiği zaman kim bu çocukla ilgilenecek. Başım belaya girmesin diye kimse görmeyecek, o da vurgunu vuracak yurt dışına gidecek. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yönetemiyorlar, yönetmekten acizler. Bunlar vurgunculara teslim olmuş insanlar." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bıraksınlar o darbe edebiyatını, sandığı getir"

Kılıçdaroğlu, "Darbe paranoyasını yönetimdeki dağılma, AK Parti'nin Türkiye'yi yönetme yeteneğini yitirmesine mi bağlıyorsunuz?" şeklindeki soruyu şöyle yanıtladı:

"Gündem, acaba toplumun dikkatini açlıktan, yoksulluktan, sefaletten, pandemiden nereye çekebilirim. Amiraller bildiri yayınladı. Emekli amiral 80 yaşında. Hastanede yatan amiral efendim darbe yapacak. Ayağına elektronik kelepçe takıyor. Peki 2 milyar doları tokatlayan adama niye takmadın? Efendim kırmızı bültenle arıyoruz. Ara. Tosun'u da aradın, ne oldu? Vurgunu vurdu. Bu adam ne yapacak biliyor musunuz? Kendisini koruyan siyasileri yurt dışında ağırlayacak. Onlara lüks oteller, iyi imkanlar sağlayacak. Göreceksiniz bunların hepsinin tanığı olacağız."

"Darbe" iddialarıyla ilgili başka bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Demokratik yollarla bir otoriter rejimi indireceğiz aşağıya, halkın, vatandaşın oylarıyla. Bu milletin ferasetine güveniyorum. Yeri, zamanı gelince sandığı koyacağız ve hesabını soracağız. Bunlar sandığı getirmemekte direniyorlar. Niye direniyorsun? Milletin iradesine güveniyorsan getir. Referandumsa getir. Kanal İstanbul yapacak, getir referandum yap. Bak bakalım vatandaş istiyor mu, istemiyor mu? Bıraksınlar o darbe edebiyatlarını, onlar geçti. Sandığı getir. Bu millet sandıkta hesap sormak istiyor." ifadelerini kullandı.

- "İlkeler konusunda anlaşmamız gerekiyor"

Kemal Kılıçdaroğlu, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş veya başka bir isim Millet İttifakı'nın ortak adayı olabilir mi?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:

"İki belediye başkanı arkadaşımız da son derece başarılı. Bu başarıları hazmedemeyen bir siyasal iktidar var. Biz cumhurbaşkanı adayını tek başımıza değil, ittifakla beraber belirleyeceğiz. Önce yöntemini belirleyeceğiz. O yöntemden sonra oturup, kararımızı vereceğiz. İki arkadaşımızın bölgeleri, beldeleri ve illerindeki vatandaşlar da başarıların sürdürülmesini istiyorlar. 'Bizim adayımız budur ya da şudur' diye, o tuzağa düşmemek lazım. Önce bizim ilkeler konusunda anlaşmamız gerekiyor."

Kılıçdaroğlu, ittifakı oluşturan her bir partinin yarın seçim olacakmış gibi çalıştığını dile getirdi.

"DEVA ve Gelecek Partisi, Millet İttifakı'nın içinde yer alabilirler mi?" sorusunu Kılıçdaroğlu, "Onu bilmiyoruz. Seçim süreci geldiği zaman oturulup, yeniden görüşülür." şeklinde yanıtladı.

Kamu görevlisi olmayan kişilere hizmet damgalı pasaport sağlanarak yurt dışına çıkış yapmalarına yönelik başlatılan soruşturmaya değinen Kılıçdaroğlu, "Resmen insan kaçakçılığı yapıyor belediyeler aracılığıyla. Almanya'ya, diğer yerlere. İçişleri Bakanlığı veriyor gri pasaportu. Gri pasaport üzerinden insan kaçakçılığı... Neler gördük, şeytanın aklına gelmeyenler, bunların aklına geliyor." değerlendirmesinde bulundu.

- Güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışması

"Güçlendirilmiş parlamenter sistem öngördüğünüze göre buna uygun bir anayasa yapacaksınız. Gerçek anlamda yargı reformu, eğitim reformu... Bütün bunlara ilişkin bir hazırlığınız, programınız var mı?" sorusuna yönelik Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hepsi var. Bu konuda zaten yaklaşık 2-2,5 yıldır bir çalışmamız var. Ama onu kamuoyuyla paylaşmadık. Son olarak güçlendirilmiş parlamenter sistemin ana ilkelerini belirlemek üzere de bir çalışma sonuçlandı. Onu geçen hafta MYK'ye sunduk, önümüzdeki süreçte PM'ye sunacağız. Daha sonra bunu diğer partilerle paylaşacağız. İttifak içinde olduğumuz partilerle, DEVA ve Gelecek Partisi ile de paylaşacağız. Onların da çalışmaları var. PM'den geçtikten sonra onlara da göndereceğiz. Bütün hazırlıklarımız tamam. Düğmeye bastığımız andan itibaren her şey gayet güzel."

(Bitti)

banner79
Yorumlar (0)